Samsunspor'un üç puanı TFF tarafından silinince eleştirmiştim. Bütün takımlara aynı ceza verilebiliyorsa kabul yoksa bu verilen karar haksızlık demiştim. Söylediğimiz doğru sözler bir kaç hafta sonra başka bir örnekle karşımıza çıktı. Kayserispor seyircisi şampiyonluk kutlamalarını yapacakları Antalyaspor maçında tribünde yer almak istedi Passolig kartları yoktu önce giremediler sonra biraz da destekle kapıları kırıp stadı doldurdular. Süper Lig'e çıkma coşkusunu takımlarıyla beraber yaşadılar. Hedef alınan, TFF'nin ısrarla tüm eleştirilere rağmen uygulamak istediği Passolig idi. TFF'nin duruma göre, adamına göre kullandığı 2012'de Yıldırım Demirören'in Başkan olduğu zaman işleme koyduğu “Uyarı, Kınama ve Hak Mahrumiyeti“ haricindeki disiplin cezalarının 5 yıla kadar ertelenebildiği meşhur madde devreye girdi. Ceza birden ertesi sezona bırakıldı. Samsunspor'un ertesi sezona bile bırakılmayan ve hemen uygulanan puan silme cezası Kayserispor'a uygulanmadı. Eee Başkan Demirören Karşıyaka maçı sonrası kupayı kendi eli ile verecekti. Verdi de.
Kupayı kendin vereceksin ya sorun yok 105. Madde'yi uygula, işine gelmezse uygulama tam bir garebet maddesi. Diyeceksiniz ki ikisi çok farklı olay ama adama sorarlar Samsunspor’un suçu neydi? Neden bir daha ki sezondan itibaren 3 puan silinecek cezası TFF’den çıkmadı? Yoksa puan silme cezası 105. Madde'ye uymuyor muydu? Hem de Samsunspor'un şampiyonluk şansı o olmazsa play-off yarışı devam ederken. Bakın alınan TFF kararları PTT 1.Ligin kaderini nasıl etkiliyor. Adana Demirspor, Play-off'u garantiledi. Önlerinde çok Önemli maçlar oynayacak Ünal Karaman hoca da bir kaç yedek oyuncusunu doğal olarak Buca maçında kullandı, yenildiler. Denizlispor hocası, başkanı Adanademirspor'u eleştirdi verdi veriştirdi çünkü düşmeme mücadelesi verdikleri takımlardan biri galip gelmişti. Bir de son oynayacakları maç Samsunspor'la. Eğer 3 puanı silinmemiş olsa Samsunspor'un, onlarda bu hafta play-off'u garantilemiş olacak. Onlar da Denizlispor maçına muhtemelen yedek ağırlıklı bir kadro ile maça çıkacaktı. Yenerdi, yenilirdi ama Denizlispor'un Bucaspor gibi avantajlı olacağı kesindi. Şimdi iki takımında mutlaka galibiyete ihtiyacı var ve beraberliğin bile işe yaraması zor gözüküyor. Kimi takıma uygulayıp kimi takıma uygulanmayan madde ligin seyrini son hafta da nasıl değiştiriyor.
SİZE MHK OLAMAZSINIZ DEMEDİM...
Hani bir söz var ya “Sussan olmuyor, susmasan gönül razı değil.” Yeni Diyarbakır A.Ş ligden çekildi, çekilecek. Çıkan olayları biliyorsunuz tasvip etmek mümkün değil, maç yarıda kaldı. Bölgesel Lig kuracağız denince Sayın Cumhurbaşkanı'mıza bile konu oldu, açıklama yapmak zorunda kaldı. Demek ki neymiş 3. Lig maçı deyip geçmeyeceksin!!! Hassas bölgede tam da seçim arifesinde oynanacak maça Süper Lig hakemi verdim demeyecek, kalitesini de bölgesini de iyi tespit edeceksin. Maça İzmir bölgesinden hakem atarsan ve rakip Denizli olursa isim Cüneyt Çakır gibi kabul gören bir hakem değilse daha baştan futbolcu da yönetici de taraftar da hakeme güven duymaz, şüpheyle bakar. Verilen penaltıya yanlış demiyorum ama penaltıya bile kaç dakika itiraz etti futbolcular, izleyenler gördü. Çünkü güven yok. Bir de hakemlik 18 kuralı uygulamak değildir. Hüseyin Sabancı maçı 5 dakika uzattı. Artı 4'te penaltı kararı verdi kime Denizli BŞB lehine. İtirazlardan sonra artı 6'da zor atıldı penaltı. Hüseyin golden sonra santra yapıp oyunu başlatma ondan sonra maçı bitirme derdinde. Kardeşim sana o dakikadan sonra o santrayı yaptırırlar mı!? Olaylara çanak tuttun sahanın içinde kaldın, ne yapacağını şaşırdın. Maçı, masaya yatırttın. Duymadın mı temdit penaltısı diye bir şeyi. Yaptır temdit penaltısını Denizli'li oyuncuları uyar gol olursa taşkınlık yapmadan soyunma odasına gidin diye. 4. hakemini de bilgilendir gerekli emniyet tedbirlerini aldır penaltıdan sonra geliyorum de. Millet şoktayken sen çoktan soyunma odasına girmiştin bile. Lakin suç sende değil sözüm onca olaylı maçına rağmen seni oraya atayanlara. Avrupai eğitim veriyoruz deyip şu anlattığım basit dersi veremeyip milleti kandıranlara. Komiteyim diye caka satıp olay olduğu zaman deve kuşu misali kafasını kuma sokanlara. Dayak yiyen hakemlerini, bir kez geçmiş olsun demek için bile aramayanlara.