Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir özdeyişinin bir hafta içerisin de gerçekleştiğini gördük maalesef… Nasıl gerçekleşti derseniz, Bayram hocanın Demirspor maçı sonrası analizlerinin çok gerçekçi olmadığından bahsetmiştik, bunu da maç sonu ruh haline yüklemiştik meğer Bayram hoca gerçekten inanıyormuş analizlerine… Umarım bu maçın ardından da pozisyon vermeden 2-0 mağlup olduk demez… Derse de inanın şaşırmam!
Kimse kusura bakmasın, Bayram hoca hiç kusura bakmasın bu maç hocanın sahaya sürdüğü kadro ve kenardan yönetilememesinden dolayı kaybedilmiştir… Uzun süredir yapılan bu tür hatalar kötü oynayarak da olsa kazanmamızdan dolayı konuşulmuyordu, yazanlar, konuşanlarda yadırganıyordu ama bu maçtan sonra umarım herkes mızrağın çuvala sığmadığını görmüştür.
Peki, ne değişti de hata yapmaya başladık? En önemlisi sezon başından beri bu çarkın dönmesinde büyük katkısı olan görünmez kahramanlarımızdan biri olan Lamjedden iki maçtır vazgeçilmesiydi… Lamjed: oynadığı süreler içerisinde rakibe baskı yapan, top kazanan ve kazandığı topları da hücum bölgesine dikine gönderebilen hücumlara katkı vererek gol arayan bir performans sergileyen bir oyuncuydu… Bunlardan ötesi de bu katkılarıyla Cleytonu sahada diri tutan onu rahatlatan hücuma daha katkı sağlamasını sağlayan bir oyuncuydu… Bunlara Serdar’a olan katkısını da ekleyebiliriz… Bu kadar önemli bir oyuncudan, daha çok genç olan, henüz heyecanını yenmekte zorlanan, kısa süreler alarak takıma alışmasını sağlayabileceğimiz bir M-Boussy’i ( geçen maç zorunlu oynatıldığını kabul edecek olsak ta) Lamjed’e tercih edilmesi Bayram hocaya da M-Boussy de bir şey katmaz… Daha önemlisi de takıma bir şey katmadığı bu aşamada görülmüşken. Lamjed formda değilse, sakatsa onun yerine aynı özellikleri taşıyan, ya da benzer bir oyuncuyu oynatmak gerekir, M-Boussy gibi birini değil… Oynadığı maçlar da genelde görevini yapan Binya’nın neden tercih edilmediği de ayrı bir soru.
Bir başka yaşadığımız önemli bir sorunda Kemalin sakatlığıdır… Kemal oynadığı zaman topu geriden olumlu kullanan, Organizasyonları başlatan bir oyuncuydu… Bugün orada oynayanlar savunma olarak iyi işler yapsalar da topu oyuna sokmada çok başarılı olamıyorlar… Bu da yumuşak karnımız olan orta saha üretkenliğimizi daha da açığa çıkarıyor.
Önemli bir olayda Kaptan Serdarın liderlik yapacağına sürekli rakipleriyle didişmesi, enerjisini hakemlerle konuşarak tüketmesidir… Özellikle son maçlarda bunu sık, sık görüyoruz… Serdar’ın agresifliği abartmadan gerçek kaptan gibi davranması bence takıma çok daha fazla şeyler katabilir, Hocanın da Serdar’la bunları konuşması gerekir… Ya da sahada liderliği daha iyi yapabilecek birine kaptanlığı devretmesi gerekir.
Çok merak ettiğim bir şey de sonradan oyuna giren oyuncuların hangi kriterlere göre oyuna dâhil edilmeleridir… Dokuz haftayı geride bıraktık sonradan oyuna girenlerin bir katkısını göremedik… Burada hangi ölçüler kullanılıyor? sürekli aynı kişilerde, bir şey katmasalar da ısrar ediliyor inanın çok merak ediyorum.
Takımda bunlar yaşanırken eğer hoca bazı sorunları göremiyorsa, Ya da başka sorunlar var altından kalkamıyorsa ki bunlar bir takımda zaman, zaman yaşanabilir… O zaman hocaya birilerinin destek olması gerekir, uyarması gerekir… Bunu yapacak bir pozisyona Kısa süre önce Emrah Yıldız getirildi umarım bu sorunları gidermede katkı sağlarda apar topar bu pozisyona getirilmesinin yararlarını bize gösterir ve katkı sağlar, kimsede pişmiş aşa soğuk su katmaz.
Olayı fazla dramatize ettiğimizi söyleyenler olabilir saygı duyarım… Nede olsa halen takımımız en iddialı takımlardan biridir ve konumu da bunu göstermektir… Lig uzun bir maratondur var olanı korumak onu geliştirmek mutlu sona kavuşmanın en gerçekçi yoludur… İşte bu potansiyel varken bunu değerlendirememe endişesidir bizim endişemiz, inşallah her şey iyi gider ve bu şehir hak ettiği noktada takımını görür.
