USTALIK SAVAŞININ GALİBİ İVKOVİC! - İsmet BADEM

USTALIK SAVAŞININ GALİBİ İVKOVİC!


Ustalık Savaşının Galibi İvkovic

Anadolu Efes 10’dan Öte İşler Başardı

Basketbolu Öğretmek Değil Sevdirmektir Amacım

İşte size üç başlıklı yazı! Bunun nedeni yıllar sonra basketbolun lokomotifi olan Efes’in dev uyanışı ve geçmişe yaptırdığı yolculuk! Hoşgeldin Ivkovic…

Çok seneler evvel öyle bir an geldi ki, kendime kesin bir yaşam yolu seçmeliydim! Ne bunca satırlarının peşine takıldığım kitaplar, ne yaşamın içinden aslan payını alma çabam! Yaşamın çelişkili ve her an teyakkuzda olan bölümünü bir kenara itip sevdiğim işi yapma gayreti!

Doyamadan sonlandırdığım basketbol oyunculuğu! Yoktan var etmeye çalıştığım Yeşilyurt Mahalle Takımının başında yaptığım küme çıkma savaşları! İçimdeki “Bir başka ruhu taşıyan basketbol sevdası!” Bir rengin, ya da “takımın mütemmim  malı olmadan” acaba basketbol dünyasına kimsenin bilmediği tahmin etmediği, umulmayan pencereyi nasıl açmalıydım?

Sadece “Basketbol aşkı” ile çıktığım yolda ilk sloganım “Dudaklarınızdan tebessüm, kalbinizden basketbol sevgisi eksik olmasın.” Sonra! Sonra mı? İlk önce BASKET Dergisi, Sonra Tercüman, Fotospor, sonra Fast Break ve FANATİK BASKET

Uzun seneler sadece yazarak, resimleyerek, paneller vererek, Edirne’den, Hakkari’ye ve Sinop’tan İskenderun’a sadece  ve sadece basketbolu sevdirmek! Bunda tartışmasız çok başarılı olurken bana inanan kardeşlerim hep yanımdaydı. 12 Dev Adam Basketbol Okulları ile  birlikte yaptığımız Türkiye turları. Bu arada Murat Murathanoğlu ile omuz omuza radyo ve TV de verdiğimiz basketbol mücadelesi.

Ben hiçbir zaman basketbol öğreticisi olmadım. Kendime biçtiğim basketbol kostümünün yakasında “basketbolu sevdirmek için yaşa” yazıyordu. Basketbolu sevdirmek için ayaklarımı sürüdüğüm ilk günlerde en büyük destekçim Anadolu Efes’ti tabii ki, Aydın Örs’ünde Efes’le bütünleşip salonları doldurup Avrupa’da başarılı olması en büyük etkendi.

FANATİK BASKET Döneminde kim şampiyon olursa, kim Avrupa’da başarılı olursa o gecenin ardındaki sabah erkenden gazeteye tak takım gelip ilk röportajlar, ilk resimler, ilk posterler hep bizim dergahımızdan geçerdi. Anadolu Efes, Ülkerspor, TOFAŞ, Kadın Takımları, Milli Takımlar uzun nefesli konuklarımız oldu.

Uzun senelerdir hem Avrupa’daki başarıları hem poster yapacak ortamı bulamamaktan ilk önce hep ben şikayetçi oldum. Şu anda basketbola gönül vermeye başlayan gençlerin odalarını sevdikleri oyuncuların posterlerini süslemeleri mümkün değil! Eskiden tüm gençlerin kız erkek ayırt etmeden nice basketbolcu dostlarımızın (NBA dahil)  posterleri gençlerin duvarlarına konuk olurlardı. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan Türkiye’de gerçekleşen Basketbol gazetesi keşke bu günlerde gündemde olsaydı!

Acaba sanal alemin bu kadar güçlü olduğu ortamda kendine yer bulabilir miydi?

Neyse basketbolu sevdirmek için yazmak ve konuşmak! Basketbolu şu an büyük bir yoğunlukta gençler takip ediyor, birçok televizyonda basketbol maçları veriliyor.

Düşünün Gaziantep’de ROYAL öyle güzel organizasyonu yapmış ki, davete icabet edemediğim için üzgünüm. Tüm konuk takımlar ve yöneticileri anlata anlata bitiremiyor. Organizasyon ve omuz omuza olan konuk severlik “10”numara herkesin eline sağlık. Hele Kupanın görüntüsü çok hoşuma gitti.

Ivkovic Anadolu Efes  ile çıktığı yolda muhteşem bir öyküyü yazmaya hazırlanıyor. Türkiye’de Ivkovic yaşındakiler kahvelerde domino oynayıp ihtiyarlığı keyfini sürerken, heçte maddi sıkıntısı olmadığına inandığım Ivkovic “Benim adım efsane kitabının son denemelerini yazmak için Efes’i seçti.” Dusan’ın Türk oyunculara güveni, onları en kritik anlarda oyuna dahil etmesi “yürek ister” bu da “KOCA USTADA” fazlası ile var! Tribünde kadro fazlası Draper’e üzülürken, Bjelica için Efes’ teki son senesi herhalde diye düşlüyorum!

Ivkovic’in en önemli vasfı oyuncusunun özelliklerini ön plana çıkarması Doğuş onun muharip sınıfının en önemli “mayını” şüpheli görünen rakip takımın oyuncusunu imha etmede en önemli etken! Goodelock faktörünü “0” ladı!

Cedi “yılkı atı” gibi tutabilene aşk olsun! Biraz daha savunmasını güçlendirirse “kamikaze dalışları” daha anlam kazanacaktır. Şarja gerek duymayan enerji deposu. Birkan, “Ben geliyorum” dedi. Basketbol hasreti öyle doruktaki, gelecek günlerde birçok maça adını yazdıracak gibi! Saric için ilk günler acabalarla doluydu kafamın içi! Ama son maçlarda takımın en önemli oyuncusu gibi oynadı. Final maçının adamı olmayı aslında hak eden Saric’ti.  Gelelim Kristic’e “Emekli olmaya değil, kupalar almaya gelen takımın baba oyuncusu olmaya kararlı” boyalı alanın tartışmasız en baba kralı olmaya aday.

Lasme “her takıma gerekli. Takım bir takım oyuncusu. İnanılmaz mücadeleci, saygın bir oyuncu.” Sezon başında Ivkovic “Bu sene benden ve bu takımdan bir şey beklemeyin” dedi ama! Bu takım çok işler başarmaya hazır. Bunun belgesini Türkiye Kupasında fazlası ile verdi! Üst üste oynadıkları maç: Koca ustanın söylediği gibi “ Maç tempomuz NBA Takımlarına yetişti. Her pozisyonda birçok iyi oyuncusu var.

“Furkan, Deniz ve Janning bu takımın jokerleri ve askerleri her an savaşa hazırlar. Perperoğlu nedense “bir iyi bir kötü oynamayı seviyor! Belki zaman içinde eksik olan istikrarı sağlar.  Heurtel bir geldi pir geldi! Biraz form yakaladığı an rakiplerin kabusu oluyor. Atıyor ve attırıyor! Savunması iyi değil ama! Kadı kızında o kadar kusur olacak dimi ama!

Ivkovic’in yaptığı idmanlar ve maç boyu rakibe pres yapan oyuncuları ile iyi bir döneme girdi. Hadi be koca usta şu takımı hasret kaldığımız Final-Four’a götür

Bir final maçı nasıl oynanır? Neler yapılır? Baskı, iyi gününde olmayan oyuncuları bile ellerini taşın altından çekmediler! Bir an bile rakibinin öne geçmesine müsaade etmediler. Bileklerinin hakkı ile 10. Kupalarına ulaştılar. Tebrikler.

Fenerbahçe Ülker

Artık bizim yazdıklarımız yeterli değil, tribünde, ekranda seyredenler hemen “Yaftayı yapıştırıyorlar” En gencinden başlaşarak yıllarca basketbolu sevdirmeye çalıştığımız “Basketbol severler” artık birer basketbol uzmanı. Bizden daha sert beğenmediklerini dillendiriyorlar!

“Fenerbahçe Ülker 1 nolu ve 5 nolu pozisyonları bir türlü istediği gibi dolduramadı! Bu nedenle ne Oğuz, ne Zoric ve Semih boyalı alanda takımları hesabına hükümranlık kuramıyor! Zisis ise maçı 1 asistle tamamlarken bu takımı nasıl taşıdığı merak konusu! Sadece Bjelica ve zaman zaman Vesly ile nereye kadar?

Sayı krallığı unvanı ile gelen Goudelack’ın final maçında suskun kalması Obrodovic’i kahretti. Türk oyuncular kritik maçlarda suskun kaldı! Şu anda Türkiye Basketbol Liginde lider olan Fenerbahçe Ülker için zor günler geliyor! Hem Avrupa hem ligimiz! Yerli yabancı oyuncuların ve Coachların ummadığı kadar zor günler!

Bu günlük hiçbir istatistiğe değinmedim! Tüm siteler, yazılı ve sanal alem rakamlarla dolu dolu! İstatistik değil birbiri ile “vurucu tim” olamayan Fenerbahçe Ülker geride kaldığı istatistiklerden sonra yenilip kupayı kaybetti! En çok merak ettiğim konu Obrodovic: Yıllar önce beraber çıktığı yolda rakibi olan hocası Ivkovic ve ekibi için ne düşünüyor? Daha önemlisi ikinci senesinde hala kafasındaki takımı yaratamadığı için gelecekte neler yapmayı arzuluyor?

Türkiye Ligi, Kupası ve kısaca basketbol gurumuz olmaya devam ediyor. İyi ki basketbola gönül vermişim – vermişiz…

YAZIYI PAYLAŞ!

YAZARIN SON 5 YAZISI
05May

29.HAFTAYA BAKIŞ!

28Nis

28.HAFTAYA BAKIŞ!

21Nis

27.HAFTAYA BAKIŞ!

17Nis
08Nis

25.HAFTAYA BAKIŞ!