Medya Yalan Yalan Yazıyor!

Maçın ardından yaptığı açıklamada medya mensuplarını hedef alan Yıldırım, şöyle konuştu:
"Öncelikle herkesin sevgililer günün kutlayalım, Fenerbahçeliler'in de sevgililer günü kutlu olsun. Biliyorsunuz cezam bitti ve ilk defa maça geldim, mutlu oldum 5-0 yendiğimize. Ama ilk devre kötü oynadık, ikinci yarı çocuklar toparladı yendik. Maç bitti ben dünkü olayla ilgili bir şeyler söylemek istiyorum. Türk sporunun ileri gitmesi için bütün paydaşların aynı anda, aynı zamanda, aynı düşüncede olması lazım. Eğer ben doğru bir şey diyorsam, siz değerli basın, değerli basın diyorum sizlere.. Sizlerin de doğrunun yanında hareket etmesi lazım. Ama sizler maalesef başta Hürriyet gazetesi olarak.. Hürriyet gazetesi, başta yayın müdürü patronlar seviyesinde hepsine söylüyorum; artık Hürriyet gazetesi Fenerbahçe düşmanlığını bıraksın, doğruları yazsın. Oradaki bazı şahıslar Fenerbahçe aleyhine yazı yazmayı biran evvel bırakmalı. Devamlı aleyhimize yazıyor Fenerbahçe düşmanı olan insanlar. Onları  isim olarak da söylerim hiç çekinmeden. Bunun için uyarıyorum. Dün biz geldik birkaç tane, 10 tane genç Fenerbahçeli çocuk, bağırıyor 'yönetim istifa.' Ben yanlarından geçiyorum beni görmüyorlar. Sordum 'niye bağırıyorsunuz' 'başkanım maç bileti 200 lira, biz alamıyoruz ona bağırıyoruz.' Bana bağıracağınıza, yönetime bağıracağınıza gidin Antep'e bağırın dedim. Onlar yaptı 200 lira biz yapmadık dedim. Onun üzerine bir tanesi daha yanıma geldi, 'başkanım ne olursun Sefa abiyi affet' dedi. Hayır affetmeyeceğim dedim, bunu bilin dedim. Polise de serzenişte bulundum, polis beni tutuyor. Konuşacağım dedim polis beni tutuyor. Polisin görevi onları tutmak veya susturmakken beni tutmaya çalışıyor.

Bugün basına bakıyorsunuz sanki büyük olay, büyük hadiseler var, böyle yayınlar yapıyorsunuz. Benim hiç umrumda değil bunlar. Doğru değil bunlar. Ben doğru olanı söylerim, doğru olanı yaparım. Türk medyası eğer bu sporun düzelmesini istiyorsa biraz kendi üstüne düşen görevi yerine getirsin. Siz görevi yapmıyorsunuz. Siz durmadan bir yerlerden bir şeyler çıksın onun üzerine yorumlar yapalım. Ben konuştum, Fenerbahçe'nin diğer kulüplerin devletle olan ilişkileri ile ilgili. Dedim ki bu sıkıntılarımız var, şu kesiliyor. Her türlü sıkıntılarımızı söyledim. Havuzla ilgili durumlar var, iddaa ile ilgili durumlar var. Nerede medya? Niye bunları yazmıyor, tartışmıyorsunuz. Yalan haber yapıyorsunuz; felan futbolcuyu Fenerbahçe alıyor misal. Ondan sonra otuyorsunuz yan tarafta bir tane spor yazarı gelirse iyi olur veya kötü olur yorumu yapıyor. Gazetecilik bu değil ya. Lütfen yani. Bunlar tribüne zararlı mı değil mi?  

Tribünde küfür edilmesini istemiyorum. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı olarak ben bunu istemiyorum. O zaman bu iyi mi kötü mü? Eğer benim yönümden iyi diyorsanız, statlarda küfür edilmesin diyorsanız bu küfür eden gruplara karşı medya da tavır almalı. Sizler içinizde onlarla arkadaş olabilirsiniz. Arkadaşsınız da bazılarınız, biliyorum. Onların merhabalarıyla gazete yönetilmez, ahbercilik yapılmaz. Bunu bilin. Bundan sonra tavrım daha değişik olur, hekesi uyarıyorum. Lütfen doğru yazın, doğru düşünün. Doğru olan hiçbir şeye itiraz etmem. Yanlış yapmışsam kabul ederim, özür dilerim. Ama siz oturun İstanbul'da burada da beyefendi gördü veya görmedi, o onun kulapından, o ondan bunları yazıyorsunuz. Söylediği şu; '200 lira bilet pahalı, onun için bağırıyoruz. Artı abibimi affet.' Ama yazılan yazılar neler, bambaşka şeyler. Ayıp yani, ayıp. Hele büyük gazeteye hiç yakışmıyor. Zaten küçüklere bir şey söylemiyoruz. Bakın Türkiye'de ekonomi, siyasi her yerde medya bitmiştir. Medyanın saygınlığı kalmamıştır. Sizlerin saygın insanlar olması lazımdı, geçmişte öyleydiniz. Geçmişte saygı duyarlardı ama maalesef şimdi kimse duymuyor. Burada çuvaldızı kendinize batırın. Sporun iyi olmasını istiyorsanız doğruların yanında olun ve doğruları yazın, yön gösterin."

Beyaz TV muhabiri Devrim Zengi'nin "Tek suçlu medya mı?" sorusu üzerine ise Aziz Yıldırım, "Medya. Sen konuşma, sen en son konuşacaksın. Hep yalan yazıyorsunuz" ifadelerini kullandı.